Jeanne Boucher DİCE ŞİRKETİ CEO'SU
Rp Yaşı : 33. Mesaj Sayısı : 49
| Konu: Rutin. Perş. Eyl. 13, 2012 5:10 am | |
| Tek kişilik rp'dir. __________________________
Sabahın erken saatlerinde camlardan giren günışığıyla birlikte uyanmak zorunda kalmıştı, en nefret ettiği şeyin gerçekleşmesiyle birlikte sinirleri daha uyanmadan bozulmuştu. Sabahlığını üzerine geçirip oturma odasına geçti ve yardımcısına kısa bir bakış attı. Bir iki dakika içinde kahvesi –bol sütlü- gelmişti. Birkaç yudum aldıktan sonra direk kahveyi bıraktı ve odasına geri döndü. Spor kıyafetlerine üzerine geçirip parka doğru yola çıktı. Kulaklıklarından gelen müziğin ritmine göre zaman zaman hızlanıyor, zaman zaman yavaşlıyordu. Tam bir saat sonunda eve geri döndü ve siyah takım elbisesine giydi sıcak bir duşun ardından. Saçlarını dağınık topuz yaptıktan sonra şoförünü aradı. Beş dakika içinde plazanın önünde olması gerektiğini söyleyip kapattı.
Şirketten daha içeriye girmeden herkesin daha dik oturduğunu, saçarlını düzelttiklerini ve makyajlarını tazelediklerini biliyordu. Soyadı Boucher olan birisi patronunuz olsa siz de aynısını yapardınız. Yılın iş kadını seçilmiş birisi her gün sizin önünüzden aşağılayıcı bakışlarla geçiyor olsa siz de aynısını yapardınız. Jeanne asansörün kapısı açıldığında içeriye girdi tek başına. Bu kadar yalnızlık hoşuna gidiyor muydu? Evet. Böylelikle Dice’yi bir marka haline getirmeyi başarmıştı. Baba yadigârı olmayan bir şirkete aile mirası gözüyle bakmış ve en tepeye taşımıştı. Tabi tepedekiler her zaman yalnız olur… Kendi katına geldiğinde gözlerini devirdi ve asistanına şöyle bir baktı. Eh, iyi giyinmiş sayılabilirdi. Paltosunu kızın üzerine attıktan sonra odlukça sessiz bir şekilde konuşmaya başladı. “Bay Fletcher’ı arayıp toplantı saatini teyit et, ardından kuru temizlemecimi ara Chanel takımlarıma ne olduğunu sor. Eğer başlarına bir şey geldiyse şirket avukatıyla bağlantıya geç ve dava açmasını söyle. O adamların nefes aldığını bile görmek istemiyorum. Peşine şu konuşma yapacağım üniversiteyle görüş, tam günü ve saati öğrenmek istiyorum. Aramaların bittikten sonra bana ajandamı bul ve getir. Bunların hepsinden önce bol sütlü bir kahve istiyorum. Teşekkürler.” Odasına girip yerine yerleştiğinde masanın üzerindeki dergilere şöyle bir göz attı ve ardından bilgisayarı açıp maillerini kontrol etmeye başladı. Bir sürü saçmasapan şeyden oluşuyordu. Çoğunu okumadan sildi ve gözlüklerini taktı. Asistanı kapıyı ürkekçe çalıp içeriye girdiğinde bakışlarını ona çevirme zahmetinde bile bulunmadı! “Efendim, Bay Fletcher’ın eşi rahatsızlanmış. Yarına ertelemek istiyor.” Bir anda sabahki o siniri geri gelmişti. Ne demek ertelemek! Sakin olmak için derin bir nefes aldı, bu işler böyle yürümüyordu… “Pekâlâ, ajandama bak ve boş bir zaman belirleyip ona haber ver. Ardından çiçekçiyi arayıp evlerine bir buket gönder. Teşekkürler.” Bazen ütopik şeyler mi istediğini bilemiyordu. Sadece herkesin işini doğru düzgün yapmasını diliyordu, tek bir şey! Bu zamana kadar tam istediği gibi bir ortaklık kuramamıştı kimseyle. Dice’ye yakışacak bir ortaklık bulamadığı için de daha çok çalışması gerekiyordu. Bu yüzden evlenmemişti, bu yüzden tek hayatı işiydi…
| |
|