enımiiiğs.

Çok çok beğendiği ayakkabının tekini bulamamasından daha sinir bozucu bir şey varsa, o da o bulamadığı diğer tekin Cher'de olmasıydı. V kaşlarını kaldırdı ve bir elini beline koydu, diğer elindeki botu da daha sıkı tuttu. O aptal sürtüğün onun beğendiği ayakkabıyı almasına izin vermeyecekti, ne olursa olsun. Bir başkası olsa fedakarlık eder ve o botu almasına izin verirdi. Ama karşısındaki Cher'di ve bu olayı kişiselleştiriyordu. "Evet, hem de çok hoş," dedi V kendine güvenen bir sesle ve ayakkabıyı kaldırıp Cher'e gösterdi. "Ama seni de bu nahoşluktan çıkarıp, hoş gösterecek kadar yeterli hoşlukta değil Cher," diye mırıldandı ve yüzüne bir acıma ifadesi yerleştirip kıza doğru yürüdü. Boşta olan elini uzattı. "Bırak da hoş olan şeyleri hoş olan kişiler giysin canım." Kendisine ayakkabıyı uzatmak yerine bakmaya devam etmekte olan Cher'e moron olup olmadığını sormayı düşündü ancak sonra bundan vazgeçti V. Gözlerini irileştirdi ve yüzünde talepkar bir ifade ile ayakkabıyı vermesi için uzatmış olduğu elindeki parmakları oynattı. "Tatlım senin vaktin boş olabilir, elbette. Ama benim zamanım değerli ve o ayakkabıyı istiyorum, hem de hemen." Dudaklarına yapmacık bir gülümseme yaydı ve sinirlenmeye başlamış gibi görünen Cher'e baktı. Elbette V'nin söylediklerinin altında kalmazdı, o kompleksli bir ezikti ve bu sözler üzerine mağazada savaş çıkarsa, V şaşırmazdı.